muncur

muncur

28 Mayıs 2012 Pazartesi

Huzura davet


İstanbul’un trafiği ve kirli havası bazen O’nu başka şehirlerle aldatmam için teşvik etse de güzellikleriyle tekrar beni kendine aşık edebiliyor.


Hazirana birkaç gün kalmışken güneş hala yüzünü bizden esirgiyor.  Arada göz kırptığı vakitleri ise değerlendirmeden edemiyoruz. Yazın artık klasikleşmiş bir geleneğimiz olan Caddebostan sahillindeki deniz ve huzurla buluşan akşamüstü kaçamaklarımdan bahsedeceğim.



Caddebostan; sevgiliniz, arkadaşlarınız ya da ailenizle, cebinizi yormadan İstanbul’un keyfini çıkarmak,  stresten uzaklaşmak için kaçabileceğiniz harika bir sahil. Burada köpeğini gezdiren insanlardan tutun da bisiklete binenlere, koşu ve yürüyüş yapanlara, patenle kayanlara sıkça rastlamak mümkün. Bir de bizim gibi bulduğu yeşillikler üzerinde içki ve yiyecek eşliğinde mekana kurulanlar var.


Genellikle hafta sonları akşamüstüne doğru hafif de açıkmışken,  alışverişimizi yapıp(içkiler, mezeler, hafif atıştırmalıklar) kolumuza da taşınabilir koltuklarımızı takıp gözümüze kestirdiğimiz ilk denize nazır yeşillik üzerine kuruluyoruz. Portatif masamıza da mezelerimizi yerleştirip bırakıyoruz kendimizi İstanbul’un kollarına. 


Etraftaki tüm insanlar kendi halinde, kimisi sevgilisiyle, kimisi arkadaşlarıyla bulundukları alanın keyfini çıkarıyor. Gitar çalanlar, şarkı söyleyenler, köpekleri vasıtasıyla tanışanlar. Arada bir darbuka eşliğinde çingene çocuklar gelip muhabbetinize katılabiliyor. Sözü açılmışken hepsinin müziğe bu kadar yetenekli olmaları çok ilginç değil mi? 


Hava kararırken sahil daha da güzel bir hal alıyor. Muhteşem gün batımının ardından adalardan gece yansıyan ışıklar eşliğinde İstanbul size karşı konulmaz bir seyir sunuyor. Gecenin ilerleyen saatlerinde de tekinsiz bir ortam oluşmuyor. 

Havai fişek gösterisi görülmeye değerdi
Avrupa yakasında yaşıyorsanız bile bu tadı bir kez alabilmek için atın kendinizi yollara. Caddebostan sizi sıcak ortamıyla kendine hayran bırakacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder